İran ABD ile muhalif görünse de, Yahudilere muhalefet etse de, mevzu Türk milleti olunca, herkes ile anlaşabileceğini bilmemiz gerekir. Y...
İran ABD ile muhalif görünse de, Yahudilere
muhalefet etse de, mevzu Türk milleti olunca, herkes ile anlaşabileceğini
bilmemiz gerekir. Yoksa aynı dini mensubiyetimiz bir zaaf olarak işlenecek ve
gaflet içinde olduğumuz bir pozisyonda, ittifak içinde olduğu düşmanın “balta
tutan eli” olmaktan kaçınmayacaktır. Zira Türk milliyetinin kadim düşmanlığını
hiçbir zaman zihinlerinden silinmemiştir. Her vesile ile Türk milletine karşı
ya doğrudan ya da dolaylı bir takım harekâtlar yapıldığını görebiliyoruz.
Safevi hareketi, kaçar hanlığının yıkılışı, Ermenilerin güney Azerbaycan
katliamı “ciloluk” katliamı olarak bilinir, Simko’nun katliamı ve en son Ermeni
meselesinde Azerbaycan’ın karşısında, Ermenilerin yanında olmaları bunun
belirgin göstergeleri olarak kabul edilebilir.
Bu günde, 1912de küresel
emperyalizmin proje olarak siyasi hayatımızda, Wilson prensipleri”
çerçevesinde, Türklerin Anadolu’dan sürülmesini esas alan “şark meselesini”
yeniden gündeme taşımaları ile Türkiye’yi bir kuşatma altına alınmış ve adeta
boğulmak istenmektedir. Güneyde, Irak ve Suriye, doğuda İran, Ermenistan,
destekli bir Kürt yapılanmasını sağlamak üzere her türlü zemini kullanmakta
herhangi bir beis görememektedirler.
Bu çerçeveden hareketle, daha
önceleri, İran’da vücut bulan ve “mehabet Kürt cumhuriyeti” ile sonuçlanan daha
sonra bizzat İran’ın ortadan kaldırması, oyunun yeniden sahneye konulduğunu
göstermektedir.
Kürt siyasi hareketinin İran’dan
Türkiye’ye taşınmasını sağlayan ve önemli bir figür olan Cigerhun adında
biridir. Öyle ki, doğu ve güneydoğuda Kürt siyasi hareketi içinde olan
kişilerin ondan icazetli hareket etmesi, kabul ve değer görmesini sağlamakta
idi… İran devleti bu siyasi faaliyetlerin etkisinin Türkiye’de hissedilebilmesi
için bir radyo kanalı kurmuş ve hemen her anonsunda,” denge İran’ ye ye pışka
Kudan” yani İran’ın sesiyle Kütçe söyleşiler.
Yakın zamanda İran’da yapılan
seçimlerde, güneybatı Azerbaycan’da seçimler yapıldı. Ve seçimler Türklerin
katılımını engellemek sureti ile Kürtlerin milletvekillikleri kazanması
sağlandı. Bu arada, Suriye ve Irak Kürtleri ve PKK ve türevi yapılanmalar mali
yönden büyük destekler sağlamış durumdadırlar.
Ülkemizde yapılacak yerel
yönetimlerde ise, Kars’tan Mersine kadar Kürt siyasetinin etkili olabilmesi
Suriye, ırak ve İran’daki Kürtlerle Ermenilerin mali destekleri ile
sürdürülmekte olduğu da gelen haberler arasındadır.
İran denilen ülkenin kuruluşunun altı
Yahudi tarafından, Rus- İngiliz
işbirliği ile kurulduğunu daha önce kurucu kişileri de beyan etmek üzere
yazmıştım.
Dünyadaki toplu durum(konjonktür)
yeni bir savaş yöntemi olan vekalet savaşlarını yürürlüğe koymuştur. Büyük
Yahudi ideali olan arz-ı mevut idealinin gerçekleştirilmesi için, bahsettiğimiz
bölgelerde, gerekli alt yapının hazırlanması ve idealin ikinci adımı sayılan Nil’den
Fırat’a kadar olan Kenan bölgesinin İbrani oğullarına ve onun egemenliğine
girmesinin alt yapısını hazırlık olarak görünmektedir. Kürt siyasi hareketi,
bölgede bir mesafe kat etmesi ve yeni figürleri ve kahramanları piyasaya sevk
etmesi şeklinde bazı gelişmeler mevcuttur. İşte Zindaşti denilen Terörist bu
kabilden değerlendirilmelidir.
Zindashti; Batı Azerbaycan'da,
yap-boz (pazıl)ın bir parçası büyük bir oyunun piyonu…Mecid Cevadi Araz (devam
edecek)
Nesim Yalvarıcı
DOĞU SINIRIMIZIN DOĞUSU, AZERBAYCANIN
GÜNEYBATISIDIR. ORADA NELER OLUYOR? (2)
İran İslam Cumhuriyeti yasalarına
göre silah taşımak, silah bulundurmak ve kullanmak suçtur. Gel gör ki, Zindeşti, güneybatı Azerbaycan’da elinde kalaşnikoşla
arz-ı endam etmesinde herhangi bir müdahale ile karşılanmamaktadır. Tehdit ve
gösteri yaparcasına elinde silahla çarşı Pazar gezebilmektedir. Ve kendisini şu
şekilde ifade etmektedir; ”ben ne Arap’ım ne de Farsım. Ben Türk düşmanı
Kürt’üm.”
Aşağıda aktaracağım bilgiler,
tamamen İran basınından nakildir. Herhangi bir yorum katılmamıştır.
Son aylarda, Necati Şerifi; “Zindashti,
Batı Azerbaycan'da önemli bir oyuncuya dönüştü. Tabii ki, uzun süredir Batı
Azerbaycan'da faaliyet gösteriyor, ancak son aylarda yaptığı hareketler daha
yeni ve ciddi boyutlar kazanmış durumda.”
Zindashti'nin bugüne kadar olan
geçmişinden önce, önemli bir şey var.
İran'da, devlet güçleri dışında
hiç kimsenin silah taşıma hakkı olmamasına rağmen, son aylar ve yıllarda, Batı
Azerbaycan'daki mafya kartelleri, özellikle de Zindashti ve Simko
liderliğindeki çeteler, silah taşımanın yanı sıra, DEAŞ ve Taliban tarzında
uzun konvoylar halinde siyah renkli bireysel araçlarla Batı Azerbaycan
yollarında dolaşıyor ve silahlı faaliyetlerin montajlanmış videolarını sosyal
medya hesaplarında gururla paylaşıyorlar.
Bununla birlikte, özellikle
Zindashti gibi kişiler, hayırsever kuruluşlar kurarak düşük gelirli bölgelerde
gıda dağıtımı gibi bazı yardım faaliyetleri yürütüyorlar. Ardından, Zindashti
gibi bir kişi, resmi törenlerde eyalet yetkilileri tarafından ödüllendirilerek
ve eyalet televizyonlarında tanıtılarak hayır işleri için övgü alıyor.
Zindashti, İran'da uyuşturucu
ticareti suçlamasıyla idam cezasına çarptırıldı. Daha sonra onun hakkında
bilgiler, onu İran Devrim Muhafızları'na bağlı bir servise götürdü ve suikast
için Türkiye'ye gönderildi. Zindashti çetesi, Saeed Karimian gibi Farsça TV
kanalı Gem TV'nin yöneticisi ve Mausoud Molavi gibi Telegram kanalı Black
Box'un yöneticisinin suikastlarını gerçekleştirdi. Ahvaz'ın Arap milliyetçi
hareketi liderlerinden Habib Asiud da Zindashti çetesi tarafından kaçırıldı ve
İran'a getirilerek bir süre sonra rejim tarafından idam edildi. Zindashti
çetesi ve yakın akrabaları, Türkiye'nin yanı sıra Doğu Avrupa'da da kaçakçılık
ve suikast faaliyetleriyle meşgul oldular ve bu konuda medyada raporlar
yayımlandı. Zindashti çetesinin üyelerinin Türkiye'deki tutuklanmasının
ardından, o kendisi İran'a kaçtı ve Batı Azerbaycan'da Devrim Muhafızları'nın
himayesinde kendi mafya kartelini yeniden inşa etti. Yayınlanan haberlere göre,
o, ülkenin kuzeybatısındaki büyük bir kaçakçılık yükünün taşınması konusunda
bir taşeronluk anlaşması yapmıştır. (devam edecek)
Son haftalarda Zindashti ile
ilgili üç haber yayınlandı ki bunlar, onun faaliyet alanını önemli ölçüde
genişlettiğini ve Batı Azerbaycan'da önemli bir aktör haline geldiğini
gösteriyor.
İlk haber; Zindashti, Tahran ile
Maku Serbest Bölgesi arasında özel bir yolcu taşıma şirketi kurmayı planlıyor
ve milyonlarca dolar harcamayı amaçlıyor. Herkes biliyor ki, Maku ile Tahran
arasında bu kadar büyük bir yolcu hacmi yok ki, böyle bir yatırımın ekonomik
olarak meşru olması mümkün olsun. Ayrıca, İran Devrim Muhafızları'nın, silah
transferi için özel hava taşıma şirketlerini, vekil gruplar ve müttefik
ülkelerine silah nakli için bir kılıf olarak kullandığına dair bir gizli bilgi
yoktur. Değerlendirilebilir ki, Devrim Muhafızları, söz konusu şirketi İran ve
yabancı (örneğin Fransa ve Hindistan gibi) hassas silahların (örneğin uçaksavar
füzeleri ve intihar insansız hava araçları gibi) Ermenistan ve PKK'ya taşınması
için kullanacaktır. Son zamanlarda medya, İran'ın PKK'ya hafif uçaksavar füzeleri
ve intihar insansız hava araçları verdiğini duyurdu. PKK teröristleri lideri
Murat Karayılan, bu haberleri "Nevruz müjdesi" olarak açıkladı.
İran'ın mevcut durumda neden böyle bir hamle yaptığı ise ayrı bir tartışma
konusudur.
İkinci haber; son zamanlarda
geniş çapta boykot edilen meclis seçimlerinde, Zindashti, Urmia'da başmühendis
olarak ortaya çıktı ve hatta yerel Devrim Muhafızları komutanlarını bile yanına
alarak, Kürt nüfuslu şehirlerden yaklaşık iki yüz bin tane kimlik numarası
satın alarak geniş çaplı bir sahtekarlık yönetti. Ardından seçim günü, Urmia
valilik toplantısına katılarak, teröre destek verenlerin destekçisi olan, bölge
valisi Hami'nin, Urmia cemaatinin imamı ve doğrudan Tahran ile iletişime
geçerek, bazı yerel Devrim Muhafızları komutanlarının baskısını nötr etti ve
iki terör destekçisi kişiyi Urmia'nın meclis temsilcisi olarak atadı.
Bahsedilen iki kişi ile Urmia şehrinin Peykan yapılanmasının ilişkisi kayıtlı
ve belirgindir. Ardından Zindashti, Instagram'daki gönderilerinde adamlarını
dağıtmalarını istedi, çünkü görev tamamlanmıştı.
Üçüncü haber; Zindashti,
hayırseverlik faaliyetlerini anlamlı bir şekilde genişletmiş ve sınırda Kürt
köylerinden sonra, düşük gelirli Türk mahallelerinde ücretsiz gıda paketleri
dağıtmıştır. Zindashti'nin hayırseverlik faaliyetleri, Hasanabad ve Aliabad
gibi, geleneksel olarak Milli Azerbaycan Hareketi ve Türk kimliği hareketinin
merkezi olarak kabul edilen yerlerde, elbette tesadüfi değildir ve rakip
tabanlara bir tür dalga olarak kabul edilir. Görünüşe göre Zindashti, bu
bölgelerde, özellikle Türk yoksul kesimler arasında, kendisi için meşruiyet ve
destekçiler bulmak için çaba sarf ediyor, böylece ihtiyaç halinde sahada bir
güç olarak kullanabilir. .
Tüm bunların, üç güç merkezinin
desteği olmadan mümkün olamayacağı açıktır; Sepah (Devrim Muhafızları), Tah…
Sepah hakkında vurgulanması
gereken bir nokta da, Sepah'ın yerel yapıları ve komutanları genellikle
Tebriz'deki politikaların, Batı Azerbaycan'daki yapısal değişikliklerin yanında
terörizmi destekleyen İran’cı akım lehine olduğu yönünde pek de memnun
değillerdir. Ancak, kendileri için işleri daha da zorlaştıran bir görevden
kaçınmaları mümkün değildir. Özellikle de son seçimlerle ilgili duyulanlar,
Zindashti gibi birinin, vali ve Cuma imamının desteğiyle yerel Sepah
komutanlarının otoritesini hiçe saydığı ve onları yok sayarak seçimlerin
mühendisliğini bizzat üstlendiği yönündedir, bu da yerel Sepah komutanlarının
derin bir rahatsızlık duymasına neden olmuştur.
Zindashti bir fenomen değildir,
bunu ayrı bir varlık olarak değerlendiremeyiz ve onu geniş bir çerçevesinde
değerlendirmek gerekir.…
Neyse ki, şu anda Tahran'da,
İrançi akım düşüncesi (Fars milliyetçiliği - Tacik) ana güç merkezlerinde
(Sepah ve Beyt) ciddi bir etkiye sahiptir. Söz konusu düşünce akımı, Soleimani,
Zarif ve diğerleri gibi isimlerin ağzından çıkan ve Türkleri açıkça düşman ilan
eden ve Azerbaycan'da savaşta olduğumuz gerçeğini gördüğümüz düşüncedir. Bu
düşünce akımı, yıllardır Azerbaycan'ı Rus projesi olan "Büyük Azerbaycan"ı
küçültme ve Türkistan'dan (Hazar) ayırma projesini izlemektedir. Bu süreç,
Kuzey İran'daki jeopolitik yapısal değişikliklerin (Karabağ sorununun çözülmesi
ve Türk devletlerinin birliği) ardından ivme kazanmıştır. Kürtleştirme projesi,
Batı Azerbaycan'da hızla uygulanmaktadır. İran’cı akım, mevcut güç
mekanizmalarına sahip olduğu sürece bu bölgeyi oluşturmayı amaçlamaktadır.
Zindashti'nin bir anda Batı Azerbaycan'da
güçlü bir figür ve ana mühendis olarak ortaya çıkması, gerçekte bir kukla
olduğunu gösterir. Ancak, Zindashti'nin dikkatlice incelenmesi, onun aslında
Sepah ve İrançi akımının desteğine dayandığını gösterir. O, sadece bir piyon,
üstelik kötü şöhretli ve şüpheli bir karakterdir. Bu tür bir piyonun uzun süre
dayanması mümkün değildir ve sonunda tükenir. Zindashti, tam anlamıyla kâğıttan
bir kaplandır ve ilk yağmurda eriyecektir.
Nesim Yalvarıcı
YORUMLAR