İnsanlık tarihinin kaydettiği “gelişme” dinamiğinin merkezi, Asya’dır. Kadim dünya, Asya olarak bilinmektedir. Uzak Asya, yakın Asya (ön...
İnsanlık tarihinin
kaydettiği “gelişme” dinamiğinin merkezi, Asya’dır. Kadim dünya, Asya olarak
bilinmektedir. Uzak Asya, yakın Asya (ön Asya) ve orta Asya yani Türkistan…
Modern dünyanın
kaydettiği inkişaf, ilmin referans bilgileri, kültürlerin ve devletlerin
varlığının ilk çıkış yeri de Asya’dır. Zira güneş de, dünyaya Asya’dan
doğmaktadır.
Ancak batı, oryantalist
siyasetlerle, Asya yı keşfetti, tanıdı, tanımladı. Sonra da, sömürge alanı
yapmak için hep uğraştı… Hala da uğraşmaktadır.
Büyük İskender,
Hindistan’ı istila ederken, Asya’yı, batısından doğusuna kadar bütün kaleleri kuşatıp
aldı, insanları kılıçtan geçirdi.
İngilizler, Hindistan’ı
işgal etti ve yıllarca sömürdü…
Batı dünyasının gözü, sürekli
olarak Doğu’nun esrarlı dünyasında ve zenginliklerinde olmuştur. Dünde öyle idi
bu günde yarında öyle olacaktır. Zira batının geliştirdiği jeopolitik
stratejilerde hedef noktaları hep aynı…
Peki, doğu dünyası bu
duruma nasıl karşı koyacaktır?
Batı barbarlığı, Vandal
lığı misli ile mukabele görmediğin de, caydırıcı olmayacaktır. Direnç
gösterilince, daha da vahşileşmekte ve daha da barbarca davranmaktadır. Atom
bombasının kullanıldığı Japonya’yı düşünün, Vietnam’ı, Kamboçya’yı, Kore’yi
düşünün…
Asya – pasifikte, şu anda
fiili durum var. Batı ile Asya kapışacaklar gibi… Belki de karşılıklı “detant”
(yumuşama) politikalar uygulanır ve bu durum ertelenir. Sadece ertelenir. Asla
nihayet erdirilmez.
Durum böyle olunca da,
Asya uzun soluklu stratejiler yapmalıdır. Asya birliği mi, Asya ittifakı mı, ya
da başka bir siyasi-iktisadi “pakt” kurularak mı sağlanır bunu hayata
geçirilmelidir.
Asya bunu başarabilir mi?
Asıl mesele bu soruya
verilecek cevapların anlaşılmasında ziyade ilgili ülkelerin güçlü ve zayıf
yanlarını görmemizdedir. Zira Asya, farklı kültür ve inanç içindeki yapısı ile
batıya karşı demografik üstünlüğüne rağmen çok zor bir coğrafya görünüyor. Aynı
zamanda doğu toplumlarının siyasi, etnik, dini ve iktisadi meselelerini nasıl
çözüleceği muğlaktır. Bu meyanda, batı kendi ittifakına dâhil edeceği doğu
(Asya) milletlerini kendisine iktisaden, siyaseten ve psikolojik olarak
bağlamayı başarabilmiştir. Öncelikli olarak batı ile aralarında oluşan bağların
çözülmesinde, hazırlayıcı şartlardan daha güçlü fırsat ve imkânları güvenlik
problemi olmadan çözmek gerekebilir.
Japonya, Tayvan ve Güney
Kore, Çin ile anlaşabilecekleri zemin var mıdır? Bilmiyoruz. Belki mümkün de
olmayabilir. Rusya ile Çin ne kadar dost olabilirler? İran, birçok Asya
ülkesiyle müttefik olmasına rağmen, Müslüman ülkeleri ile ciddi problemler
yaşamaktadır. Arap yarımadası, Müslüman olmalarına rağmen, kendi içlerinde Haşim’i
- Emevi kavgası, yani cahiliye döneminden kalma aşiret kavgaları mevcuttur.
Hindistan-Pakistan arasında süregelen
anlaşmazlık, giderek katlanmakta, kuşaktan kuşağa aktarılırken, barış ve
uzlaşma ışığı görünmemektedir.
Türkistan, doğudan
Çinliler tarafından ticari ilişkilerle kuşatılmış durumdadır. Özellikle
Kazakistan ve Kırgızistan serbest ticaret bölgeleri vasıtası ile adeta bütünlük
arz edecek noktadadırlar. Çinin yayılmacılığı, hem doğu Türkistan üzerinden,
hem de, -50 derecede hayatı idame edebilecek iklimlendirme çalışmalarının
başarıya ulaşması, Kuzeydoğuda Sibirya’ya göz dikmiş anlamına gelmektedir.
Türk dünyası, birlik
emareleri gösterse de, bağlantılı oldukları küresel ve bölgesel güçlerin
kontrolünde oldukları ve bağımsız hareket edemedikleri bir hakikattir.
Bağlantısız durmaya çalışan Türkmenistan’ın ise neler yapabilme kapasitesi
hakkında reel bilgi sahibi değiliz.
Sonuç olarak, Rusya ve
bağlantılı irili ufaklı ülkeler -ki bu ilkelerin ekseriyeti Türk kökenlidirler-
kapalı bir rejimle yönetilirken, Rusya nın aldığı vaziyete göre
davranmaktadırlar. Rusya yayılmacılığını, ak denize ve Baltık ülkeleri
üzerinden yapabileceği milli hedeflerinden vaz geçer mi? Asya birliğine katkı
sağlar mı? Tarih boyunca böyle bir hedefi olmamıştır. Sovyet döneminde, Asya’yı sömürge mantığı ile yönetmesi hala
bütün tazeliği ile hafızalarımızdadır.
Hindistan, yoğun
nüfusunun sosyal ve ekonomisini düşünürken,
sahip olduğu demografi ile Asya’da siyasi bir birlik için, batı
ittifakına karşı, kendisini siyasi hedef haline getirmeyi göze alabilir mi?
Pakistan ile ilgili sürtüşmeleri devam ederken çözülmemiş bir siyasal meselenin
tarafları olarak aynı paktı paylaşabilirler mi?
İran ve Tacikistan,
bölgede siyasi istikrarsızlık için ellerinden gelen her türlü siyasi ve
ideolojik faaliyeti sürdürürlerken, Asya
birliği için ne ölçüde kabul görebilirler? Aynı zamanda, Belucistan, Ve
luristan bölgesinde Pakistan ile Kuzistan bölgesinde Araplarla, Güney
Azerbaycan’da ve horasan bölgesinde Türklerle problemlerini çözememiş İran’ın
Asya birliğinde ne derece etkili olacağı sorun olarak görülmektedir. Bunun
yanında, Ermenistan ve Rusya ile siyasal ilişkilerinde ise her şey normal bir
seyir içindedir.
ABD, Rusya ile Ukrayna
konusunda yapılan görüşmelerle, ateşkesi sağlayarak, Baltık bölgesinde savaşı
en azından ertelediği anlaşılmaktadır. Asya- pasifik ise ABD ve müttefiklerinin
hedefinde olduğu bir durum görülüyor. Japonya, Tayvan ve Güney Kore ile olan
siyasal ilişkilerini çözememiş bir Çin muhtemel bir ABD saldırısına karşı, Asya
birliği için çalışmalara girdiğini görebiliyoruz.
Her şeye rağmen bu
teşebbüsü dahi, Asya’nın birliği için önemlidir. Ancak alt yapısı olmayan,
hatta endişe ile meseleyi değerlendiren bölge ülkeleri, nasıl bir yol takip
edeceklerini ileriki günlerde göstereceklerdir.
ABD’nin Aden körfezini
kontrol etmek üzere, İran’ın kontrolündeki Husileri bölgede etkisizleştirmek,
hem ak denize, hem de pasifiğe rahatça girebileceği bir manevra yapmak
istemektedirler. İran kontrolündeki Aden körfezi stratejik açıdan son derece
önem arz etmekle beraber, ABD’nin deniz piyade birliklerinin güvenliğini tehdit
olarak varlığı son derece önemlidir.
ABD- Çin arasında
muhtemel bir savaşın ön tedbiri ise bölge ülkelerinin desteğini arzu eden
Çin’in “Asya birliği” politikası kabul görüp görmeyeceğini zaman gösterecektir.
Nesim Yalvarıcı
YORUMLAR