IŞİD'in elinde uzunca bir zamandan beri “esir” durumda bulunan vatandaşlarımız serbest kaldı. Alıkoyulmuşlar diyende, diplomatik p...
Alıkoyulmuşlar diyende, diplomatik pazarlık konusu yapılmak üzere güvenli bir yerde yaşamakta olduklarını diyende, IŞİD'e reklam fırsatı tanınıyor diyende var…
Kimileri misafir oldukları yönünde bilgi vermekte, kimileri danışıklı döğüş olduğu yönünde beyanda bulunmaktadır.
Üstelik bunlar elçilik görevlileri...
Herkesin kafası allak bullak..
Şükür sağ - salim teslim edildiler…
Başbakan, “şov” yaptı. Urfa ya gitti onlarla arzı endam etti.
Antep milletvekili; “CIA’nın hamlesi” diyor,
Başbakan; “temaslar sayesinde” alındı diyor,
Cumhurbaşkanı, MİT’in önemli bir operasyonundan bahsediyor.
Hangisine inanalım belli değil.
Hafızalarımızı biraz geriye götürürsek,
Muavenet muhribinde, koordinatları belirlenerek hedefe ateş eden silahla generalimiz vuruldu.
Güvenlik güçlerimiz Irak ta, öldürüldükten sonra yakıldılar.
Onlarca TIR şoförümüz alıkondu, bazıları öldürüldü.
Marmara gemisinde dokuz vatandaşımız İsrail askerleri tarafından taammüden öldürüldü.
Yani bu olayların failleri meçhul değil, malum.
Kırk dokuz elçilik mensubumuz, uzunca bir zaman hürriyetleri kısıtlandı.
Neler yaşadıklarını bilahare öğreneceğiz.
Üç yüz çocuk yaştaki vatandaşımız, hükümet ortağı PKK lılar tarafından kaçırıldı.
Cumhurbaşkanı, MİT’in önemli bir operasyonundan bahsediyor.
Hangisine inanalım belli değil.
Hafızalarımızı biraz geriye götürürsek,
Muavenet muhribinde, koordinatları belirlenerek hedefe ateş eden silahla generalimiz vuruldu.
Güvenlik güçlerimiz Irak ta, öldürüldükten sonra yakıldılar.
Onlarca TIR şoförümüz alıkondu, bazıları öldürüldü.
Marmara gemisinde dokuz vatandaşımız İsrail askerleri tarafından taammüden öldürüldü.
Yani bu olayların failleri meçhul değil, malum.
Kırk dokuz elçilik mensubumuz, uzunca bir zaman hürriyetleri kısıtlandı.
Neler yaşadıklarını bilahare öğreneceğiz.
Üç yüz çocuk yaştaki vatandaşımız, hükümet ortağı PKK lılar tarafından kaçırıldı.
Anneler hala Diyarbakır da “oturma eylemindeler”…
Eylem yapılıyor olması, başarı olarak ifade ediliyor ne yazık..
Hikâye edilir ki; Eşkıyalar bir kadını dağa kaçırırlar. Namusunu da pay mal ederler. Yakınları aracıları devreye sokup kadını eşkıyadan alırlar. Ancak kadın; eşkıya başına derki, şimdi ne olacak?
Eylem yapılıyor olması, başarı olarak ifade ediliyor ne yazık..
Hikâye edilir ki; Eşkıyalar bir kadını dağa kaçırırlar. Namusunu da pay mal ederler. Yakınları aracıları devreye sokup kadını eşkıyadan alırlar. Ancak kadın; eşkıya başına derki, şimdi ne olacak?
Eşkıya başı, ne olmasını bekliyorsun der.
Birinizin cezalanması gerekir. Yoksa başka eşkıyalarda kaçırır, yapılması gerekeni yapar ve bırakır.
Bunun üzerine, eşkıyanın yardımcısı kadına dönerek; “olacağı şudur; eti etine değer, suyu sana kar kalır.”
Sahi şimdi ne olacak?
Biri ceza görecek mi?
Kevgire dönmüş sınırımızda, suyuyla mı idare edeceğiz…
Birinizin cezalanması gerekir. Yoksa başka eşkıyalarda kaçırır, yapılması gerekeni yapar ve bırakır.
Bunun üzerine, eşkıyanın yardımcısı kadına dönerek; “olacağı şudur; eti etine değer, suyu sana kar kalır.”
Sahi şimdi ne olacak?
Biri ceza görecek mi?
Kevgire dönmüş sınırımızda, suyuyla mı idare edeceğiz…
YORUMLAR