Harami; eskiden yol kesip halkı soyan, baskınlar yaparak talan yapanlar için kullanılan bir kavramdır. Günümüzde, değişim ve gelişime b...
Harami; eskiden yol kesip halkı
soyan, baskınlar yaparak talan yapanlar için kullanılan bir kavramdır.
Günümüzde, değişim ve gelişime
bağlı olarak nicelik ve nitelik bakımından haramilikte değişmiştir. Bazen kalem
erbabı bu işi yapmakta, hissettirmeden inceden inceye gitmekte… Bazen, kolluk
kuvvetleri nüfuz kullanarak yapmaktadırlar.
Şimdilerde, yol kesmece yok.
Devlet eliyle, Bankalarda paralar toplatılır. Belli mahfillerde, harami başları
toplanır, paylaşım yapılır. Zarar ziyan vatandaşa vergi ve zam şeklinde geri
döner. Bunu dile getirenler, haramilerin kontrolündeki güçler tarafından
derdest edilir, kimine milletin nefret edeceği muhtelif yaftaları da takarak
yapılanların sineye çekilmesini sağlarlar.
Köylünün ürettiğini yok pahasına
alabilmeleri için, başka yerlerden, ucuza elde ettikleri malları piyasaya
sürerek, köylüyü üretimden alıkoyarlar.
İthalat yoluyla, sanayi
çökertilir, dışa bağımlı hale geliriz. Çivi dahi lazım olsa, haramilerin
tezgâhından almak lüzumu hâsıl olur.
Devletin kurum ve kuruluşları bu
haramilerin belirlediği esaslar ölçüsünde çalışır. Haraminin elindeki mallar
bir bakarsınız ki, devletin ihtiyacı oluvermiş… Tabi ki, ortak nemalanmalar
vardır. Zincirleme hesap uzmanından genel müdürlere doğru…
Maliyet artıkça, oluşan mali yük, vatandaşın sırtından
çıkarabilmeleri için ya vergi artışı veya zam… Tezgâh aynı tezgâh…
Mahalli idarelerde çok daha kaba
bir anlayış egemen olur. Haramiler, şehrin bir yerini yıkar ihale yapılır,
soygun devam eder, bu sefer ortak belediye başkanıdır…
Başka bir yöntemde, işi
verdikleri kişi, piyasada birim fiyatını üç kuruşa yaparken haramilerin
ortaklığında olduğu için belediye işi on üç kuruşa yapılmaktadır. Onunla da
doymazlar, hazineye ait yerleri katakulli ile alıp, orayı şehrin nazım ve mevzi
planlarında gösteriler ve üzerinden uygun olmasa da yol geçirirler getirim
(rant) elde ederler.
Yine mebuslar yani seçilmiş
milletvekilleri, akrabalarıyla devlet hazinesine ait olan yerleri gasp edip
orayı işletime açarlar…
Daha büyük vurgunları nazırlar
yapar, bir gecede yasa hazırlar mal alır. Bir sonraki gün o yasayı geçersiz sayarlar,
devletin kurulu müesseselerini satarak komisyon alırlar, hızlarını
alamadan, pervasızca,”babalar gibi
satarız” diyebilmektedirler. Malum, “baba” kavramı günümüzün şehir
haramilerinin sempatik ismi olarak addedilmektedir.
Yıkıp yamak ve satmak işi
bitince, millet, haramilerin, ülkeyi peşkeş çekeceklerinden endişe etmektedir.
Nesim YALVARICI
YORUMLAR